Geçtiğimiz ay 345 TL'ye kadar yükselerek rekor kıran fındık fiyatları, geçtiğimiz günlerde ani bir düşüşle 290 TL seviyesine kadar geriledi. Bu dalgalanma üreticilerde tedirginlik yaratırken, Ziraat Odası Başkanları ise fındık fiyatlarının 15 Ekim'den itibaren yeniden yükseleceğini belirterek üreticilere “paniğe kapılmayın” çağrısında bulundu. Açıklamaların ardından serbest piyasada fındık fiyatları yeniden 310–315 TL bandına ulaştı.

Rekolte Az, Arz Kıt: Fiyatlar Tırmanıyor

2025 yılına 127 TL'den başlayan fındık fiyatları, Nisan ayında Karadeniz'de yaşanan don olayının ardından sert bir yükselişle 215 TL seviyelerine çıktı. TÜİK ve Uluslararası Fındık Konseyi'nin (INC) rekolte tahminleriyle birlikte fiyatlar bir süre 180–190 TL arasında seyretti. Ancak Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) stok satış kararı sonrası fiyatlar yeniden düşüşe geçti. TMO’nun 195 TL olarak açıkladığı taban fiyat sonrası ise fiyatlar tekrar toparlanmaya başladı.

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, fiyatlardaki sert düşüşün bilinçli bir müdahale sonucu olduğunu öne sürdü. Karan, “Bu durum, üreticinin emeğini ucuza kapatma ve yerel manavları batırma operasyonudur. 350 TL’ye çıkan ürün nasıl bir anda 290 TL’ye düşer? Bu kabul edilemez” dedi.

Karan, üreticilere sabırlı olmaları çağrısında bulunarak, “Bu yıl rekolte düşük. Ürün geç de olsa hak ettiği değeri bulacak. Paniğe kapılıp ürünlerini düşük fiyattan satmasınlar” ifadelerini kullandı.

Serbest Piyasada Fiyatlar Güncellendi

Ziraat odalarının açıklamaları sonrası Ordu, Giresun ve Trabzon'daki bazı serbest piyasa noktalarında fındık fiyatları yeniden yükselişe geçti. 50 randıman fındığın brüt fiyatı 323 TL olarak açıklanırken, randımanlara göre net fiyatlar şu şekilde belirlendi:

  • 50 randıman: 310,08 TL

  • 51 randıman: 316,28 TL

  • 52 randıman: 322,48 TL

  • 53 randıman: 328,68 TL

  • 54 randıman: 334,88 TL

  • 55 randıman: 341,08 TL

  • 56 randıman: 347,29 TL

Uzmanlar Uyarıyor: Emanete Vermeyin, Piyasayı Bozmayın

Ziraat odaları ayrıca üreticileri emanete fındık vermemeleri yönünde uyardı. Sistemli bir satış ve ürün planlaması ile hem üreticinin hem de tüccarın zarar etmeyeceği bir piyasa düzeni oluşturulabileceğine dikkat çekildi.