Tıbbi onkoloji uzmanları, yaşam tarzında yapılacak doğru tercihlerle kanser riskinin önemli ölçüde azaltılabileceğine dikkat çekiyor. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu, “Kanser kader değil, önlenebilir bir halk sağlığı sorunudur” diyerek bireyleri bilinçli yaşam konusunda uyardı.
Doç. Dr. İmamoğlu’nun verdiği bilgilere göre, 2030 yılı itibarıyla dünya genelinde kanser vakalarının 25-30 milyon kişiye ulaşması bekleniyor. Türkiye’de ise her yıl yaklaşık 163 bin 500 yeni kanser teşhisi konuluyor. Bu nedenle sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kazanılması, kanserle mücadelede hayati öneme sahip.
Bilimsel araştırmalara göre kanser vakalarının yaklaşık üçte biri önlenebilir nitelikte. Bu kapsamda sebze ve meyve ağırlıklı beslenme, lifli ve doğal gıdaların tüketimi, işlenmiş ve şekerli ürünlerden uzak durulması öneriliyor. Uzmanlar özellikle Akdeniz tipi beslenme modelinin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini, hücresel hasarı azalttığını ve vücut direncini artırdığını vurguluyor.
Ayrıca fiziksel aktivitenin, sadece formda kalmak için değil, kanser riskini düşürmek adına da çok önemli olduğunu belirten Doç. Dr. İmamoğlu, haftalık 150 dakikalık egzersizin özellikle meme, kolon ve rahim kanseri riskini azaltabildiğini söyledi.
Tütün ve alkol kullanımı ise en yüksek risk grubunda yer alıyor. Sigara, akciğer kanserlerinin %90’ına neden olurken, alkol de birçok kanser türüyle bağlantılı. Bu alışkanlıklardan uzak durmak, koruyucu en güçlü adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlar, güneşin zararlı etkilerine karşı korunmayı, erken teşhis için düzenli kanser tarama programlarına katılımı ve zararlı alışkanlıklardan uzak bir yaşam tarzını öneriyor. Doç. Dr. İmamoğlu, “Küçük değişiklikler büyük fark yaratır. Sağlıklı yaşam tercihleri, uzun vadede hem bireysel hem toplumsal sağlık için kazançtır” diyerek uyarılarını yineledi.
