İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır’da düzenlenen “Türkiye'nin Huzuru Diyarbakır” toplantısında yaptığı açıklamada, Terörsüz Türkiye vizyonunun sadece güvenliğe değil, huzura, kalkınmaya ve kardeşliğe yönelik büyük bir medeniyet hedefi olduğunu vurguladı.

Toplantıya bir otelde katılan Bakan Yerlikaya, bu buluşmaların temel amacının, “çocuklara huzurlu yarınlar bırakmak için atılan adımları değerlendirmek ve kararlılığı bir kez daha ilan etmek” olduğunu belirtti.

“Terörsüz Türkiye, Türk’ün de Kürt’ün de kardeşçe yaşadığı bir vatandır.”

Yerlikaya, konuşmasında şu önemli mesajları verdi:

  • “Terörsüz Türkiye; yaşama hakkının, huzurun ve güvenliğin teminat altına alındığı bir ülke demektir. Silahların değil, sözün konuştuğu bir Türkiye’dir.”

  • “Bu süreç sadece bir güvenlik operasyonu değil, aynı zamanda bir huzur, kalkınma ve kardeşlik projesidir.”

  • “Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu tarihi süreci Meclis’ten, STK’lara, tüm halkımızla birlikte yürütüyoruz.”

“Bu Süreci Sabote Etmek İsteyenler Sahneye Çıkıyor”

Terörün yalnızca Türkiye’nin değil, tüm insanlığın ortak düşmanı olduğunu dile getiren Yerlikaya, “Bu yolda söylemlerimize, davranışlarımıza dikkat etmeliyiz” çağrısında bulundu. Ancak, süreci sabote etmek isteyen aktörlerin devreye girdiğini de ifade etti.

“Bu mücadelede terör sevicilere, propagandacılara asla yer yok” diyen Yerlikaya, devletin temel değerlerine ve kahramanlarına yönelik saldırıların birer provokasyon olduğunu vurguladı.

“Polisimize Düşman Demek Alçaklıktır”

Yerlikaya, terörle mücadelede canını ortaya koyan polisleri hedef alan söylemleri de sert bir dille eleştirdi:

“Hiç kimse, bu vatan uğruna canını hiçe sayan polisimize düşman deme alçaklığına cüret edemez. Buna asla müsaade etmeyiz. Bu söylemi lanetliyorum.”

Polisin “kara vatan, mavi vatan ve siber vatan”da görev yaptığını hatırlatan Bakan, onların milletin evlatları ve güvenliğin teminatı olduklarını ifade etti.

“Birlikte İnşa Edeceğiz”

Yerlikaya konuşmasının sonunda, “Terörsüz Türkiye” hedefinin sadece siyasi değil, insani ve toplumsal bir gereklilik olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

“Bu topraklarda artık gözyaşı değil umut yeşerecek. Kalkınmanın, barışın ve kardeşliğin hakim olduğu bir gelecek için çalışıyoruz. Çünkü en büyük gücümüz; inancımız, kardeşliğimiz ve ay-yıldızlı bayrağımızın altında millet olma irademizdir.”