Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ordu Milletvekili Seyit Torun, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlediği basın toplantısında Ordu genelinde yıllardır tamamlanamayan, ihmal edilen ve vatandaşın günlük yaşamını felç eden yol projelerini tek tek gündeme taşıdı.
“Artık bıçak kemiğe dayandı!” diyerek sözlerine başlayan Torun, “Ordu’nun her bir köşesi, Gölköy’den Gürgentepe’ye, Fatsa’dan Korgan’a, Ünye’den Niksar’a kadar bozuk, eksik, yarım kalmış yollarla dolu. Vatandaş arabasını yolda bırakıyor, ambulans geçemiyor, öğrenciler servislerde saatlerce sürünüyor, üretici mallarını pazara taşıyamıyor.” ifadelerini kullandı.

Torun, bu tablonun bir-iki yıllık değil, yaklaşık yirmi yıldır süregelen bir ihmalkârlığın sonucu olduğunu vurguladı:
“Her seçim öncesi aynı hikâyeyi dinliyoruz: ‘Yol yapıyoruz, son aşamadayız, ihale tamamlandı, çalışmalar hızla devam ediyor…’ Ama her seferinde sonuç aynı: Bitmeyen yollar, bozuk asfalt, ertelenen hizmetler!”

 

“Dokuz Yıldır bitmeyen bir yol olur mu?”

CHP’li Torun, Ordu genelinde yıllardır bitmeyen tüm yol projelerini tek tek sıraladı.
İlk olarak Gölköy–Gürgentepe Yolu’na dikkat çeken Torun, şöyle konuştu:
“Gölköy–Gürgentepe Yolu, bitmek bilmeyen bir çile. Taa 2015 yılında Erdoğan söz vermişti, 2016 yılında bu yol tamamlanacak diye. Üzerinden tam 9 yıl geçti. 2016’dan bu yana sürüyor. Her defasında ‘seneye tamamlanacak’ deniyor ama hâlâ çamur, toz, çukurdan başka bir şey yok. Dokuz yıldır bitmeyen bir yol olur mu?”

 

Ulubey–Sarpdere–Damarlı Yolu: “Bugün yaşayan kimse bu yolun tamamlandığını göremeyecek gibi”

Torun, Ulubey–Sarpdere–Damarlı Yolu’nun da sabır sınırlarını zorladığını belirtti:
“Ulubey–Sarpdere–Damarlı Yolu tam bir sabır testi haline geldi. Sadece 8 kilometresi yapılabilmiş, kalanı ne zaman biter Allah bilir. Bu gidişle, bugün yaşayan hiç kimse bu yolun tamamlandığını göremeyecek gibi. Yeni doğan çocuklar bile büyüyüp torun sahibi olana kadar beklese, belki o zaman görebilirler!”

Bu yolun onlarca köyün ulaşım hattı olduğunu hatırlatan Torun, “Bu umursamazlık, hem hizmet eksikliğinin hem de bölge halkına verilen değerin en somut göstergesidir.” dedi.