Emek Partisi (EMEP), baskılar, tutuklamalar ve gözaltılara karşı tepkilerini sürdürürken, işçilerin örgütlenme hakları için de mücadeleyi artırıyor. Parti, “Barajsız Sendika, Yasaksız Grev, Güvenli İş” kampanyası çerçevesinde bildiri dağıtımlarına başladı.

Emek Partisi Ordu İl Yönetim Kurulu Üyesi Bahri Dinç, hükümetin baskıcı politikalarının arttığı bir dönemde, işçi ve emekçilerin hak mücadelesinin daha da önemli hale geldiğini belirterek, “Tek adam yönetiminin baskılarını artırırken, var olan Anayasa ve yasaları da hiçe sayarak, ortak mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. İşçilerin, emekçilerin yeni hakları elde etmesi için mücadele şart. Demokrasi mücadelesinde ortaklaşırken, başlattığımız ‘Barajsız Sendika, Yasaksız Grev, Güvenceli İş’ talepli çalışmayı sürdürüyoruz” dedi.

Dinç, iktidarın demokrasi dışı uygulamalarına karşı verilen mücadele ile işçilerin ve emekçilerin hak mücadelesinin birleştirilmesini önemli bir hedef olarak gördüklerini de sözlerine ekledi.

Her Alanda Demokrasi Mücadelesi

Bahri Dinç, parti olarak kampanyalarının yanı sıra sendika, dernek ve mahalle ziyaretlerine de devam ettiklerini ve işçi bölgelerinde bildiri dağıtımını sürdürdüklerini söyledi. Kampanyanın yasaların işçi lehine değiştirilmesi adına önemli olduğuna dikkat çeken Dinç, “Parti olarak işçilerden aldığımız görüş ve imzalarla hazırlayacağımız yasa taslağının ete kemiğe bürünmesi için çalışıyoruz. İşçilerin örgütlenme hakları önünde birçok engel var. Grev yapmak istediklerinde de karşılacakları yeni engellerle mücadele ediyorlar. Bu engelleri aşmak için yasal düzenlemeler yapılmalı. Partimiz bu kampanyaya olumlu tepkiler almakta ve devam etmekteyiz” dedi.

Emek Davası Demokrasi Davasıdır

İşçiden emekliye, kamu emekçisinden üretici köylüye kadar her kesimin en temel sorununu “ekmek” olarak tanımlayan Dinç, “Halkımız açlığa mahkum ediliyor. Ekmek kavgası her alanda sürüyor. Ancak biliyoruz ki, açlığın nedeni sistemin sermayenin lehine işlemesidir. Bu yüzden işçilerin ve emekçilerin ekmek ve demokratik hakları için mücadelesi, doğrudan bir demokrasi sorunudur. Kampanyamızla ekmek mücadelesini demokrasi mücadelesiyle birleştirmek istiyoruz. Demokrasi ve haklarımız için genel grev ve genel direniş kaçınılmaz bir görev olarak önümüzde duruyor” şeklinde konuştu.