Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'nde bulunan Grand Kartal Otel'de 21 Ocak’ta meydana gelen ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği, 133 kişinin ise yaralandığı yangına ilişkin açılan ceza davasının ilk duruşması Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda özel olarak kurulan salonda yapıldı. Yoğun katılım nedeniyle adliye binasının yetersiz kalması üzerine oluşturulan duruşma salonunda, 32 sanık hâkim karşısına çıktı. Bunlardan 19’u tutuklu, 13’ü ise tutuksuz yargılanıyor.

Sanıklar arasında otel sahiplerinden kamu görevlilerine, mutfak çalışanlarından yangın denetim firmalarına kadar birçok sorumlu yer aldı. Duruşmaya hayatını kaybedenlerin aileleri ve avukatlar da geniş katılım sağladı.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, duruşmada yaptığı savunmada dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Grand Kartal Otel’in belediye sınırları dışında yer aldığını belirten Köstereli, ruhsatın İl Özel İdaresi tarafından verildiğini kabul etti. Ancak yangın güvenliği denetimi yapılmadığını ve bu konuda uzman personel eksikliğinden dolayı bir işlem yapılamadığını söyledi.

Köstereli ifadesinde, “Ben ailemden 5 aydır uzaktayım” dedi. Bu sözler duruşma salonundaki mağdur yakınlarının büyük tepkisini çekti. Ailelerden biri, “Biz çocuklarımızı bir daha hiç göremeyeceğiz” diyerek bağırdı. Yaşanan gerilim kısa süreliğine duruşmanın tansiyonunu yükseltti.

Sanık Köstereli, yangın uzmanı eksikliğiyle ilgili kendisine herhangi bir bildirim yapılmadığını savunarak, “Ben valiliğe bağlı çalışıyorum. Böyle bir ihtiyaç olsaydı valiyle görüşülürdü. Ama böyle bir talep gelmedi” şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, ruhsatlandırma süreciyle ilgili İl Özel İdaresi’nin denetim sorumluluğunun hangi yasal çerçevede yerine getirilmediği yönünde ek belgelerin dosyaya sunulmasını istedi.

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 98 sayfalık iddianameye göre, sanıklara “olası kastla öldürme” ve “olası kastla kasten yaralama” suçlarından 78 kez ayrı ayrı ceza isteniyor.

İddianamede, otel sahipleri, şirket yöneticileri, belediye yetkilileri, LPG bakım firmaları ve yangın denetim şirketi dahil çok sayıda kişinin toplamda 1998’er yıla kadar hapsi talep ediliyor. Ayrıca bazı teknik personel ve kamu görevlileri hakkında da “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak” suçlamasıyla 22 yıl 6 aya kadar hapis istemi bulunuyor.

Duruşma boyunca söz alan mağdur aileleri, ihmaller zincirinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Bazı aileler “Sadece bina değil, sistem yandı. Biz çocuklarımızı, eşimizi, kardeşimizi bir daha göremeyeceğiz” diyerek en ağır cezaların verilmesini talep etti.

Duruşma, sanık ifadeleriyle devam ederken, mahkeme heyeti delil toplama ve yeni tanıkların dinlenmesi amacıyla duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.