SEYİT TORUNDAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

2 Dnem  Ordu Belediye Başkanlığı yapmış olan Seyit Torun,bugün Cumhuriyet Halk Partisi İlçe binasında yapmış olduğu açıklamalarda hakkında dolaşan spekülasyonlara cevap verdi ve bu seçimler Türk milleti için kaderini çizeceği son seçimler ve son şans olabilir dedi.

Eski Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun konuşmasına şöyle devam etti,

Önümüzdeki süreçte, 7 Haziran’da Türkiye yeni bir karar aşamasında.Bizlerde “Bu noktada nasıl bir katkıda bulunabiliriz? Partimizi iktidar yapma adına hangi katkıyı sağlayabiliriz?” sorularının cevaplarını düşünmeye başladık.Sürekli, ilçelerimizden, köylerimizde, beldelerimizden, mahallelerimizden, benim göreve talip olup olmamam konusunda fikir alınıyordu.

Hangi sorumluluğu almam gerekiyorsa oradayım

Bende her zaman olduğu gibi şunu söylüyordum.Ben Cumhuriyet Halk Partiliyim.Partimin bana nerede ihtiyacı varsa, ne yapmam gerekiyorsa, hangi sorumluluğu almam gerekiyorsa oradayım.Asla kendi kendime görev biçip, haddimi aşmam.Önemli olan kendimizi nerede görmek istediğimiz değil, partimizi nereye taşıyabildiğimiz.Hangi başarıya götürebildiğimiz ve Cumhuriyet Halk Partisini Ordu’da nasıl birinci parti yapabileceğimiz yolunda çaba sarf etmektir.Aksi takdirde mesele eğer birini milletvekili yapmaksa, o biri mutlaka olur.Ama  bizlerde olması geren Cumhuriyet Halk Partisini İktidara getirme iradesinin olmasıdır.Bu görevi, bu iradeyi, bu çabayı ortaya koymamız lazım.

İnanmazsak başaramayız.

Bizler devamlı kamuoyu yoklaması yapıyoruz ve belki  doğru değil ama benim içimi şu kanatıyor.Chp iktidar olabilir mi? Sorumuza olabilir diye aldığımız cevap çok düşük ve iradesizlik gözlemliyoruz.Bu durum Chp’liler arasında yaptığımız araştırmada da aynı.İnanmazsak başaramayız.Eğer 200 yılındaki 58.000 oyu , 2011 yılında 94.000’e, 2014 yılında da 150.00’e çıkarmışsak bu sayıyı 200.000’e çıkarabiliriz.Bizler içinde bulunduğumuz durumu halka iyi anlatırsak daha iyi olacak.Çalışıp çabalarsak olmayacak şey yoktur.

VİDEO HABER 1

VİDEO HABER 1

VİDEO HABER 1

VİDEO HABER 2

VİDEO HABER 2

VİDEO HABER 2

Ülkede kimse halinden memnun değil.

Türkiye şuan da gerçek anlamda bir karanlığa doğru gidiyor.Ve maalesef bizim insanımız bir anlık değerlendirmelerle hareket edip yanlış kararlar veriyorlar.Bunun sonucu olarak da bu ülkede kimse halinden memnun değil.Türkiye’de geçmişte sorun olmayan birçok şey sorun olmaya başladı.Bu konuları bütün ayrıntılarıyla etrafa anlatmamız gerekiyor.Ama herkes halka öyle çok oynuyor ki biz kendimizi anlatamadan onların yarattığı ön yargıyı yıkmaya çalışıyoruz

ön seçimin yapılmasını öneriyorum

Bize de bu anlamda bir sorumluluk düşerse, üzerimize düşeni yaparız. Ben  hiçbir zaman bir görev biçmedim, kendimle ilgili bir değerlendirme yapmadım. Bu güne kadar hep partimize ,halkımıza kendimizi teslim ettik. Yine aynı şekilde olacak  adaylığım konusunda ön secim olursa ve bu resmileşirse o noktada gerekli açıklamayı yapacağım . Resmi açıklama olmadan ,bu resmi açıklamayı yapmam. Bazen partimizde karar organları bizim beklentimizin ,düşündüklerimizin dışında karar verebiliyorlar. Olabiliyor ,biz o karara da saygılıyız .Ama o karar verildiğinde bazı yanlış anlamalara da izin vermem.Üyelerimizin  değerlendirmesi ile karar verilecekse, biz oraya kendimiz teslim ederiz, o karara da boynumuzu da koyarız ve  o karara da her zaman saygılıyız .

Eğer bu olmazsa gerçekten çok büyük bir eksiklik olur. Benim partilim bir AKP’li gibi değil, bir MHP’li gibi değildir, benim partilim düşünen yargılayan yorumlayan ve doğruyu koyandır. Asla yandaş  değildir , asla menfatinin peşinde değildir, partinin yandaşıdır, partinin menfaatini düşünür ve bu noktada da hareket eder. Biz bu anlamda hem partimizi dinamizm  anlamında ,hem partimizin üzerindeki tozları atma anlamında ve heyecanı  daha da üst seviyeye çıkarma anlamında mutlaka ön seçimin yapılmasını öneriyorum.Yetkililere bu düşüncelerimizi ve önerilerimizi ilettik, inşallah o süreç başladığın da tekrar bir araya geliriz ,yine görüşürüz ,birlikte oluruz.

 DSP ye geçtim süreç merak ediliyor.

Bazen mecburiyetler sizi belli yerlere sürüklüyor, o günlerde beni ikna etmeleri şu şekilde oldu. Ben hiç aday değildim o süreç de, ama dendi ki eğer aday olmadığım taktirde, seçimi AKP nin alacağını  ve bunun vebalinin de bedelinin de bana da kalacağı , gerek kamuoyu yoklamalarında, gerekse belli  değerlendirme  sonuçlarıyla iletilince ,bizde yine kardeş partimiz olan ve siyasal düşüncemiz siyasal iddiamız birlikte olan DSP de seçime girmek zorunda kaldık.

Tabi ki o geçici bir yol  ayrılığıydı, ama hiçbir zaman Cumhuriyet Halk Partisi den kopmam söz konu olmadı. Sayın Genel Başkan Kemal KILIÇTAROĞLU ‘da göreve gelince de onunda öncesinde beraberliklerimiz  oldu.Ama oralara deyinmek istemiyorum.

Bazen ,beklenmedik, istenmedik şeyler oluyor, ama ne olursa olsun, hiçbir zaman kopmadık, hiçbir zaman ayrışmadık, birlik beraberlik içerisinde aynı anlayış içerisinde akıllarımızı birleştirerek, duygularımızı birleştirerek mücadele etmek zorundayız.

insan hakları ve özgürlük olmazsa, bu ülkede huzurda olmaz barış da olmaz

Bu son seçim  gerçekten bu seçim. Eğer Anayasayı değiştirecek çoğunluğu öyle yada böyle elde ettikten sonra, artık olabileceklerin önüne hiç birimiz  geçemeyiz ve bu ülkede kaos olur, bu ülkede istemediğimiz  olaylar olur, bu ülkede canımız sıkılır, gerçekten bu iş hafife alına bilecek bir iş değil.

Ben AKP li tanıdıklarıma da söylüyorum, AKP’li görüştüklerime de söylüyorum.  Eğer bir ülkede demokrasi yoksa ,eğer bir ülkede hukuk yoksa, eğer bir ülkede insan hakları ve özgürlük yoksa, o zaman siz geleceğinizden,   ekonominiz den de eğitiminizden de ve hiç  bir şeyden bahsedemezsiniz.

Demokrasi , güçlülerin demokrasisi olursa, hukuk güçlülerin hukuku olursa olmaz ,hukukun güçlü olması lazım, eğer insan hakları ve özgürlük olmazsa, bu ülkede huzurda olmaz barış da olmaz. Bugün bu tehditlerin hepsi ile karşı karşıyayız .

Ruhsatsız silahı belinize koyuyorsunuz, istediğiniz gibi geziyorsunuz 1 yıl, ama belinize taş sopa aldınız yüzünüzü bağladınız adı da güney doğuyla özleştirerek 2 yıl yada daha ağır ceza veriyorsunuz.
Polis size gelerek gözünüzün üzerine kaşın var, ben öyle anladım hadi gel bakalım,, hangi demokraside var öyle. Şuan da göz yaşı döküyor Genel Başkan yardımcısı, diyor ki biz sokağa çıktığımızda %50 si nefretle bakıyor, niye o noktaya geldin niye öyle düşünüyor demiyor.Belki %70 %80 öyle bakacak, diğerler de korkudan bakamıyor, diğerleri de başka nedenlerden bakamıyor dedi