14 Ağustos 2001 tarihinde siyaset sahnesine giren Ak Parti, kuruluşunun 18. yıl dönümünü kutluyor.

Ak Parti’nin kuruluşunun 18. yılına özel açıklama ise şu şekilde;

AK PARTİ HAREKETİ İNSAN KAZANMA HAREKETİDİR

Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki “Erdemliler Hareketi” 2001 yılında siyaset sahnesinde yerini AK Parti ile alarak, türlü engellemelere rağmen reformlar ve seçim başarılarıyla dolu 17 yılı geride bırakmıştır.

“Erdemliler Hareketi” ile 14 Ağustos 2001’de “AK Parti” adıyla siyaset sahnesine giren partimiz, son 17 yılda girdiği tüm seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı başarmıştır.

Girdiğimiz ilk genel seçim olan, 3 Kasım 2002‘de iktidara gelerek “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” sloganıyla çıktığımız siyaset yolunda, 4 başbakan ve 2 cumhurbaşkanı çıkardık.

Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, 12 Aralık 1997’de Siirt’te okuduğu Ziya Gökalp’ın Asker Duası şiiri nedeniyle 1999’da 10 ay hapse mahkum edilerek siyasi yasaklı olmasına rağmen, AK Parti 3 Kasım 2002’de tek başına iktidar olmayı başarmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanımızın katılamadığı 3 Kasım genel seçimlerinden AK Parti 34,28‘lik oy oranıyla birinci parti olmayı başarmış ve 58. Cumhuriyet Hükümetini kurmuştur.

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 312. maddesinde yapılan değişiklikle Sayın Genel Başkanımız, siyasi yasağının kalkmasının ardından, 8 Mart 2003’te mahkumiyetine neden olan şiiri okuduğu Siirt’te yapılan yenileme seçimlerinde milletvekili seçilerek TBMM’ye girmiştir.

58. Hükümet, 11 Mart 2003’te istifa ettikten sonra 10. Cumhurbaşkanı olan Ahmet Necdet Sezer, hükümeti kurma görevini Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a vermiştir. Sayın Erdoğan, 15 Mart 2003’te 59’uncu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni kurarak 58. Hükümetin başbakanı olmuştur.

2007’deki genel seçimlerde yüzde 46,58‘lik oy oranına ulaşan partimiz, Tunceli dışındaki 80 ilden milletvekili çıkarmayı başarmış ve tek başına iktidar olmuştur.

AK Parti olarak, 2009’da yapılan yerel seçimlerde de yine en fazla oyu alarak birinci parti olmuş ve bunun sonucunda 10 büyükşehir, 35 il ve 448 ilçe belediye başkanlığı kazanma başarısını göstermiştir.

1982 Anayasası’nda değişiklik öngören düzenlemeye 2010’daki halk oylamasından yüzde 57,88 oranında “evet” oyu alarak, anayasa değişikliğini halkı ile güçlendirmiştir.

2011 genel seçimlerinde de geleneği bozmayan partimiz, yüzde 49,53‘lük oy oranı ile yine birinci parti olmuş ve ardından kurulan 61. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile çalışmalarına devam etmiştir.

İktidarımızın 12. yılında Sayın Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız olan Erdoğan’ın ile 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde, yüzde 45,60 oy oranıyla 18’i büyükşehir olmak üzere, 818 belediye başkanlığını kazanmıştır.

AK Parti Kurucu Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos 2014’te yapılan seçimde doğrudan halk iradesiyle seçilen ve oyların yüzde 52’sini alarak seçilen ilk ve Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı olmuştur.

Kurulduktan yaklaşık bir yıl sonra yapılan genel seçimde iktidara yürüyen partimiz, bu dönemde vesayet odakları, devlet içinde yapılanan terör örgütleri ile bölücü terör örgütlerinin faaliyetleri, kapatma davası ve darbe girişimlerine maruz kalmıştır.

En büyük partiye kapatma davası

Partimizi iktidardan uzaklaştırmak için atılan adımlardan biri de kapatma davası olmuştur. Bu bağlamda eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından hazırlanan ve Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu 71 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesi ile partinin kapatılmasını içeren iddianame, 14 Mart 2008’de Anayasa Mahkemesine sunulmuştur. Yüksek Mahkeme, 31 Mart 2008’de iddianameyi kabul ederek skandal bir karara imza atmıştır.

Anayasa Mahkemesinin, siyasi tarihe “google iddianamesi” olarak geçen iddianameyi kabul etmesinin ardından dava 30 Temmuz 2008’de karara bağlanmış, bu bağlamda, Yüksek Mahkemenin 5 üyesi kapatmaya karşı çıkarken, 6 üye kapatmadan yana oy kullanmıştır. Anayasa’da öngörülen nitelikli çoğunluk sağlanamadığı için parti kapatma talebi reddedilmiştir.

7 Şubat MİT krizi

Dönemin İstanbul Cumhuriyet Savcısı Sadrettin Sarıkaya tarafından MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da aralarında bulunduğu istihbarat görevlilerinin 7 Şubat 2012’de ifadeye çağrılmasıyla başlayan kriz, iktidarımızın olaya müdahalesiyle son bulmuştur. Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) doğrudan hükümeti hedef alan girişimi sonrası yapılan yasal değişiklikle, MİT görevlilerinin soruşturulması izni Başbakanlığa bırakılarak ülke bir krizden daha çıkarılmıştır.

Gezi olayları

Taksim Meydanı’ndaki Gezi Parkı’nda Topçu Kışlası’nın yeniden inşa edilmesi amacıyla 2013’te Büyükşehir Belediyesi ekiplerince sökülen bazı ağaçların başka yerlere nakledilmek istenmesi üzerine başlayan olayların da Türkiye’ye maliyeti büyük olmuştur. Uzun süre gündemi meşgul eden ve yaklaşık 50 milyar dolar maliyeti olan eylemler, Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Erdoğan’ın kararlı duruşuyla son bulmuştur.

15 Temmuz kanlı darbe girişimi

FETÖ’nün, Türkiye tarihinin en kanlı darbe girişimi olarak tarihe geçen hain projesi, 15 Temmuz gecesi örgütün, TSK’deki üniformalı teröristleri aracılığıyla hayata geçirilmiştir.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın “Milletimizi, illerimizin meydanlarına, havalimanlarına davet ediyorum.” yönündeki çağrısı üzerine vatandaşlarımızın tankların önüne geçerek demokrasiyi sahiplenmesi, AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisinin ortak hareket ederek milli iradeye kasteden teröristlere karşı demokrasinin yanında yer almasıyla darbe girişimi engellenmiştir.

7. Olağan Büyük Kongre süreci sonbaharda başlayacak

Yerel seçimlerin tamamlanmasının ardından Genel Başkanımız Sn. Erdoğan, “7. Olağan Büyük Kongre sürecini sonbaharda başlatacağız.” açıklamasında bulunmuştur.

Sonbaharda başlatılacak 7. Olağan Büyük Kongre sürecinde AK Parti olarak temamız, “Gelenek, Vefa ve Yenilik” olacaktır.

Çünkü AK PARTİ HAREKETİ İNSAN KAZANMA HAREKETİDİR.